Pakistan, Asya’nın güneyinde coğrafik pozisyonu, etnik ve kültürel çeşitliliği ile stratejik kıymeti haiz dost bir ülkedir. Ortamızda oldukça ara olsa da dost sıcaklığını her vakit yanı başımızda hissettiğimiz kardeş bir halkın ülkesi. 1947 yılında bağımsızlığını kazandığından beri imkanlar ve mahzurlar çemberinde yol almaya çalışıyor Pakistan. Ekonomik ve siyasal manada çalkantılı vakitler geçirse de sahip olduğu potansiyelle gelecek için daima olumlu sinyaller gönderiyor bize. Türkiye-Pakistan münasebetleri son yıllarda bilhassa de yapılan ve yapılmakta olan ortak projelerle büyük ivme kazandı. Bu sürecin artarak devam etmesi bekleniyor. Lakin tüm bu olumlu istikametlere karşın Pakistan’ın Türkiye’de gereğince tanınmadığı kanaatindeyiz. Çoğunlukla şiddet ve terör eksenli haberler ağından gündemimize getirilen Pakistan aslında sahip olduğu sosyo kültürel, siyasal ve ekonomik potansiyel ile bize öteki şeyler söylüyor… Kendi yükü yanında Afgan cihadının ve sonrasındaki siyasi kaosun yükünü de çeken bir ülke aslında Pakistan. Bu özel kısmı Pakistan’ın gerçek fotoğrafından bir kesit sunmak için hazırladık.
Dr. Arif Alevi
76 yıl evvel bugün, Pakistan, Kaid-i Azam Muhammed Ali Cinnah liderliğindeki alt kıta Müslümanlarının verdiği tarihi uğraşın akabinde bağımsızlığını kazandı. Hindistan Müslümanları, kendi ferdî ve toplu hayatlarını İslam’ın öğretilerine nazaran özgürce düzenleyebilecekleri bir vatan istiyorlardı. Bugün, bizim sömürge idaresinden kurtulma arayışımızda demokratik ve siyasi bir çabanın doruk noktasına işaret ediyor. Ulusumuzun atası tarafından tasavvur edildiği üzere daha güçlü ve müreffeh bir Pakistan inşa etme taahhüdümüzü yenilemenin vakti geldi. Bu vesileyle, tüm Pakistan ulusunu sebat etmeye ve ülkenin kalkınması için canla başla çalışmaya davet ediyorum. Ulusun bugün karşı karşıya olduğu toplumsal, politik, ekonomik ve güvenlik sıkıntılarıyla başa çıkmak için birleşmeye muhtaçlık vardır.
Şahbaz Şerif
Bugün, Kaid-i-Azam Muhammed Ali Cinnah’ın dinamik liderliği altında kendi meskenleri diyebilecekleri bir vatan yaratmak için uğraş etmek üzere bir ortaya gelen tüm erkek, bayan ve çocuklarımıza hürmetlerimizi sunuyoruz. 14 Ağustos yalnızca bir siyasi özgürlük kutlaması değil, bir ulusun devasa zorlukların üstesinden gelmek için bir ortaya gelme yeteneğinin bir delilidir. 14 Ağustos yalnızca bir tarihten daha fazlasıdır, Pakistan ulusunun dayanıklılığının, yüreğinin ve özgürlüğe sarsılmaz bağlılığının bir simgesidir. Ulusun bugününü anması, geçmişin fedakarlıklarını yansıtmak, bugünün muvaffakiyetlerini kutlamak ve halkımız için daha parlak bir gelecek tasavvur etmek için bir fırsattır. Bağımsızlık Günümüz kutlu olsun!
