Konuşmasına ‘’Burada birçok Türkiye uzmanı var fakat Türk hapishaneleri konusundaki tek uzman benim sanırım’’ diyerek başladı. Bu kelamları gülüşmelere neden olan Brunson, Türkiye’yi ve Türk halkını çok sevdiğini sık sık lisana getirdi fakat Türk hükümetine sert tenkitler yöneltti.
Amerika’nın Sesi’nde yer alan habere nazaran Brunson Türkiye’deki dini azınlıklara yönelik nefret lisanında artış olduğunu söyledi ve ‘’Bugün Türkiye’de olanların uzun bir tarihi geçmişi var fakat bence Erdoğan rejimi bilhassa düşmanca bir tavır içinde. Evet birçok Türk için Müslümanlık bir kimlik fakat rejim bunu düzgünce körükledi. Bence Türkiye’de Ermeniler ve başka Ortodokslar üzere azınlık Hıristiyan kümeleri tansiyonu hissediyor’’ dedi.
Bu tansiyonun Erdoğan rejimi ve İslami gündemleri nedeniyle daha da büyüdüğünü söyleyen Brunson, ‘’Türkiye hükümeti radikal İslam ihraç eder hale geliyor’’ diye konuştu.
Rahip Brunson, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘’Türk demek Müslüman demektir’’ kelamlarına de dikkat çekerek hükümetin bu anlayışının, İslam’dan dönerek Hıristiyan olanları direkt hain olarak göreceği manasına geldiğini söyledi. Brunson, Hıristiyanların Türk hükümetine tehdit olmadığını, lakin bu türlü görüldüklerini lisana getirdi.
‘’Sınırdışı etmeler inanç kaynaklı’’
Türkiye’deki Hıristiyanların karşılaştığı zorlukları anlatan Andrew Brunson, Türk hükümetince hudut dışı edilen yabancı Hıristiyanların arttığına dikkat çekti. Hudut dışı edilen 50’den fazla Protestan ailenin Kilise ile yakın münasebetleri olduğunu söyleyen Brunson, ‘’Hedef alınan yabancılar çoğunlukla kilise önderi ya da rahiplerdi. Dişçiler ya da mühendisler değil. Yani bu hudut dışı etmeler inanç ile ilgili’’ dedi.
İzmir’de beş kilisenin başlarındaki isimleri kaybettiğini belirten Brunson, geçen Ocak ayından bu yana hudut dışı edilenlerin isimlerini sıraladı. Kendisi ve eşini de bu kümeye dahil eden Brunson, ulusal güvenliğe tehdit nedeniyle birinci olarak hudut dışı edilmek üzere tutuklandıklarını anlattı. Andrew Brunson, ‘’Yakın vakitte bir Türk rahip bana, ‘tüm bunların Hıristiyanlığın ulusal güvenliğe tehdit olarak görüldüğü manasına geldiğini’ yazdı’. Bu dini özgürlüklerin direkt ihlalidir’’ dedi.
Brunson, kimi Hıristiyan Türkler’in ‘Hükümet yabancıları ülkeden gönderdi. Artık bize ne yapacaklar?’ diye sorduğunu da belirtti; hudut dışıların çok karanlık bir periyodun yaklaştığı manasına geldiğini söyledi.
Andrew Brunson, hakkındaki iddianame ve yargılamalarla ilgili de konuştu. Davasına bakan Birleşmiş Milletler Keyfi Tutuklamalar Çalışma Grubu’nun geçen Mart ayında açıkladığı raporuna değinen Brunson, Türk yetkililerce milliyeti ve inancı nedeniyle amaç alındığı sonucuna varıldığını hatırlattı
Raporda yer alan, ‘’sabıka kaydının silinmesi, tazminat haklarının verilmesi ve haklarını ihlal edenlerle ilgili soruşturulma açılması’’ davetlerine Türk hükümetinin hiçbir cevap vermediğini de savunan Brunson, ‘’Türk Dışişleri Bakanı hala bana casus diyor. Hala inancım değil terör temasım nedeniyle karar giydiğimi söylüyorlar. Bu muhakkak hakikat değil’’ dedi.
Brunson’un favorisi ‘Rambo Rahip’
Andrew Brunson’ın bir öteki açıklaması da Türk medyasının Hıristiyanlar için çok gergin bir atmosfer yarattığı oldu. Bu durumdan kendisinin de nasiplendiğini belirten Brunson, ‘’Terörist olduğumu, Türk düşmanı olduğumu, CIA’ın Ortadoğu lideri olduğumu, Türk hükümetini devirerek zorla Hıristiyan devleti kurmak istediğimi söylediler. ‘Casus rahip’, ‘karanlık rahip’ hatta en favorim olan ‘Rambo rahip’ dediler benim için. Türk halkının beni tehlikeli bir şeytan ve hain olarak görmesi için çalıştılar. Burada da bitmedi. Bu yılın Mart ayında Yeni Zelanda’da bir mescitte 50 kişiyi öldüren saldırgana, atak buyruğunu benim verdiğimi öne sürdü hükümet dayanaklı Türk medyası’’ diye konuştu.
Tüm bu propaganda kampanyalarının Hıristiyanlar hakkında Türk kamuoyunda olumsuz bir imaj oluşturma eforu olduğunu belirten Rahip Andrew Brunson, bunun sonucu olarak da nefret telaffuzunun arttığını söyledi.
Brunson, ‘’Yani şartlar yaratılmış durumda. Yani kiliseye zulmedildiğinde, Hıristiyanlara karşı şiddet olayları yaşandığında, birçok Türk artık ‘Hak etmişler’ diyecek’’ biçiminde konuştu.
Brunson yaşananları kitaplaştırdı
İslami altyapısı olan yaklaşık 6 bin Türk’ün Protestanlığı seçtiğini de açıklayan Brunson, bu sayının 84 milyonluk Türkiye için tehdit oluşturmayacak kadar küçük bir oran olduğunu da söyledi. Brunson, ülkedeki sıkıntı şartlar nedeniyle daha çok Türk’ün Hıristiyanlığa ilgi gösterdiğini ve kiliseleri ziyaret ederek bilgi aldığını da savundu.
Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu’ndan Kristina Arriaga da, Andrew Brunson’ın Türkiye’de yaşadıkları ile ilgili bir kitap yazdığı ve kitabın 15 Ekim’de satışa sunulacağını oturum sırasında açıkladı.
