‘FETÖ’nün hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme’ hatasından yargılandığı dava kapsamında tutuklanarak 14 ay cezaevinde kalan müzikçi Atilla Taş, tahliye edildikten sonra cezasının onanması üzerine 9 Kasım 2018’de yine tutuklanmıştı.
‘Bir gün masumiyetimin anlaşılacağını biliyordum’
Anayasa Mahkemesi Atilla Taş hakkında hak ihlali kararı verdi. Kararı toplumsal medya hesabından duyuran Atilla Taş, “Anayasa mahkemesi bugün hakkımda verdiği bir kararla, tahliye olduğum halde keyfi olarak yine tutuklanmama, hak ihlali kararı vermiş. Birgün masumiyetimin anlaşılacağını biliyordum. Açıklamalı kararda da tweet ve yazılarımdan öbür kabahatim olmadığı görülüyor” dedi.
NE OLMUŞTU?
Atilla Taş, FETÖ soruşturması kapsamında 31 Ağustos 2016 tarihinde gözaltına alındıktan sonra çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
15 NİSAN 2017: 8 SAAT ÖZGÜR KALDI YİNE TUTUKLANDI
15 Nisan 2017 tarihinde çıkarıldığı mahkeme tarafından tahliye edilen Taş, tıpkı gün yapılan itiraz üzerine yine tutuklanmıştı.
26 EKİM 2017: TAHLİYE EDİLDİ
Taş, 23’ü tutuklu 29 sanığın yargılandığı davada; Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) medya yapılanmasına ait, “örgüt üyeliği” ve “darbeye teşebbüs” cürümlerinden açılan dava belgelerinin birleştirilmesinin akabinde, 26 Ekim 2017 tarihinde tahliye edilmişti.
9 KASIM 2018: İSTİNAF ONADI YİNE CEZAEVİNE GİRDİ
Atilla Taş, İstinaf Mahkemesi’nin cezasını onaması üzerine de 9 Kasım 2018’de tutuklanarak tekrar cezaevine gönderilmişti.
1 YIL 2 AY MAHPUS YATMASI ÖNGÖRÜLÜYORDU
Taş’ın 1 yıl 2 ay daha mahpus yatması öngörülüyordu. Lakin avukatlarının kontrollü hürlük başvurusu olumlu sonuçlandı.
NE İLE SUÇLANIYOR?
Atila Taş’ın, örgüte ilişkin kapatılan Meydan gazetesi ile Haberdar isimli internet sitesinde köşe müellifliği yaptığı, fuatavni’nin paylaşımlarını haber yaptığı, örgütün üst seviye mensupları ortasında yer alan Ekrem Dumanlı, Said Sefa ve Erdal Şen isimli şahıslarla telefon irtibatının olduğu, Bylock kullanıcısı olan 4 kişi ile telefon görüşmesinin bulunduğu ve örgüt tarafından kendisine yüklenen misyon yeterince toplumsal medyada ve kamuoyunda algı operasyonları yaptığı argüman ediliyordu.
