Eğitim-İş’in kurucu lideri Veli Demir’e, 15 Temmuz darbe teşebbüsünün akabinde iktidarı da eleştirdiği için “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini aşağılamak” suçlaması ile 6 ay ceza verildi. Cezası ertelenen Demir, “Eğitim-İş’in, Cumhuriyete, Atatürk’e, Atatürk prensip ve ihtilallerine sahip çıkma misyonu vardır. Verilecek ceza bizim için onur olur” savunması yaptı. Demir, karara itiraz ederek çabasını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) kadar taşıyacağını vurguladı.
Atatürkçü öğretmen Veli Demir, 15 Temmuz darbe teşebbüsünün akabinde yaptığı açıklamalar nedeniyle Konya Adliyesi’nde görülen duruşmada “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini aşağılamak” suçlaması ile 6 ay mahpus cezasına çarptırıldı. Darbe teşebbüsü sonrası “Bizler Atatürk Cumhuriyeti’nin tam bağımsızlıktan, tam demokrasiden ve özgürlükten yana eğitim işçileri olarak akıldan ve izandan mahrum olayları ve darbe teşebbüsünü kınıyor, reaksiyon ile karşılıyoruz. İleri demokrasi söylemi ile ülkeyi faşizan bir formda yönetenler, ortağınız olan darbecilerinizi de alınız ve gidiniz” sözlerini cürüm sayan mahkemede Demir, kararın açıklanmasının geri bırakılmasını talep etmese de verilen ceza ertelendi. Duruşmaya Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Lideri Mehmet Balık, Eğitim-İş Genel Lideri Orhan Yıldırım ve MYK üyeleri ile vilayetlerden gelen şube liderleri katıldı.
‘Mustafa Kemal’i savunacağız’
Demir, davadaki savunmasında “Demokratik tenkit hakkımızı kullandık. On binlerce üyesi olan bir sendikanın genel lideriyim. Yapılan açıklama hain darbe teşebbüsünü kınamak emelli ancak darbe teşebbüsüne neden olanların ve darbe öncesinde yaşanan süreci yaratanları da eleştirdik. Cumhuriyetin öğretmeni bunu yapmak zorundadır, bu bizim misyonumuzdur. Siyasal iktidarın bu kanlı terör örgütü FETÖ’nün buraya gelmesinde büyük sorumlulukları oldu. ‘Ne istediler de vermedik’ dediler. Türkiye’nin stadyumları bunlara açıldı. Devletin eğitim sistemi bunlara teslim edildi. 12 Eylül 2010 referandumu ile adalet sistemi bunlar tarafından kuşatıldı. Bunların tamamının sorumlularını eleştirdik” dedi.
Eğitim-İş’in susmayacağını vurgulayan Demir, “Demokratik-laik cumhuriyeti, barışı, demokrasiyi, kardeşliği ve alışılmış ki Mustafa Kemal’i ne kıymetine olursa olsun savunacaktır Eğitim-İş” diye konuştu. Demir, sendika ismine yaptığı açıklamanın Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni aşağılamak bir yana, “Hain terör örgütünün ‘devirme’ teşebbüsüne en üst perdeden meydan okuma, tutum koyma” olduğunu belirtti.
“Bilimsel, laik, demokratik eğitim uğraşımız devam edecek” diyen Demir, gerekçeli kararın akabinde istinaf mahkemesine itiraz edeceklerini sonuç alamamaları durumunda çabalarını AİHM’ye taşıyacaklarını açıkladı.
