Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Keyifli Güngör, omuz sıkışması sendromu ile ilgili değerli açıklamalarda bulundu.
Op. Dr. Keyifli Güngör, elin baş üstüne kaldırıldığı durumlarda omuz etrafında ortaya çıkan ağrının omuz sıkışmasının belirtisi olabileceğinin söyleyerek, “Omuz sıkışma hastalığı omuz eklemimizi hareket ettiren, kas ve tendonların omuz kemeri denen kemiğin altında sıkışması sonucunda ortaya çıkan ağrıdır.
Sendromun tipik belirtisi olan eli üst kaldırma esnasında oluşan ağrı en besbelli özelliğidir. Omuz sıkışmasında gündüzleri çok ağrı olmayabilir. Yer çekiminin tesiriyle kol özgür durumdayken omuz eklemi aşağıya gerçek indiği için omuzdaki aralık genişler. Hasebiyle orada rastgele bir sıkışma kalmaz. Bilhassa kolu üst kaldırınca ya da akşamları yattığımızda bu aralık daraldığı için ağrı ortaya çıkar” dedi.
‘HER YAŞTA GÖRÜLEBİLİR’
Omuz sıkışmasının birçok nedenle oluşabildiğine işaret eden Op. Dr. Güngör; ”
Omuz ağrısı olan hastaların kesinlikle ortopedi doktoruna başvurmasında yarar var. Zira yapılan spora ve aktiviteye nazaran her yaşta görülebilir. Öte yandan en çok görüldüğü yaş kümesi orta yaş kümesidir. Orta yaş kümesinde omuz kaslarının yıpranması ve omuz eklem aralığının daralması nedeni ile omuz sıkışma hastalığını daha çok görüyoruz. Bazen de travmaya bağlı yani bir grup zorlanmalar sonucunda kas iltihaplanmaları, kanamaları ve ödemleri oluştuğu için de sıkışma görülebilir” biçiminde konuştu.
‘TANIYI RADYOLOJİK TETKİKLERLE KOYUYORUZ’
Op. Dr. Güngör, omuz ağrısı şikayetiyle gelen hastaların evvel muayene edildiğini belirterek, açıklamasında “Bunun dışında teşhis için birinci olarak röntgen çektiriyoruz. Röntgende omuz sıkışma hastalığı bulgularını görmek mümkündür. Bilhassa aralıkta daralmalar, kemik yapısında bir ekip dejeneratif yani yıpranmaya bağlı değişiklikler röntgenle görülebilir.
Test ve tedavi emeli ile omuz eklem boşluğuna bir grup enjeksiyonlar yapıyoruz. Bu enjeksiyonlar çoğunlukla lokal anestezik unsurlar ve kortizon karışımından oluşuyor. Bunlar bu bölgedeki iltihabi değişimleri gidermekte tesirli oluyor. Hasebiyle tedavilerde enjeksiyonlardan çok yararlanıyoruz. Bunun dışında fizik tedavi de çok tesirli oluyor. Fizik tedaviden sonra bölgedeki hareket bozukluğuna bağlı bir grup sıkışmaya neden olan faktörlerde ortadan kalkmış oluyor” tabirlerine yer verdi.
‘HASTALARIN YÜZDE 90’I CERRAHİ DIŞI PROSEDÜRLE KURTULUYOR’
