ICAHD başkanı Ramsden, İsrail’in, Gazze’deki ağır atakları sonrası memleketler arası toplumun takındığı tavrı kıymetlendirdi.
Bu bağlamda, milletlerarası toplumun “iki yüzlülük” içinde hareket ettiğini söyleyen Ramsden, hukukun üstünlüğü unsurunun maksadına uygun olarak tatbik edilmemesi nedeniyle artık hiçbir mana taşımadığının altını çizdi.
BMGK’de şu ana kadar, bilhassa ABD vetosu nedeniyle, Gazze’de derhal ateşkes davetinde bulunan hiçbir karar tasarısı kabul edilemedi.
İsrail’in memleketler arası hukuku ihlal ettiğine dair sayısız karar çıkarıldığını hatırlatan Ramsden, fakat İsrail için kelam konusu kararların hiçbir vakit bağlayıcılığının olmadığına dikkati çekti.
Halihazırda yaşanan olayların “çatışma” olarak tanımlanmaması gerektiğini vurgulayan Ramsden, İsrail ile Filistin’in “eşit olmadığını” vurguladı.
Ramsden, “Güçlü bir taraf var, ezen var, ezilen var ve bu çok farklı. Eşit değiller. Yıllar geçtikçe lisanımızı, söylemimizi değiştirdik, artık bu yerleşimci sömürgeciliği konuşuyoruz.” dedi.
Ramsden, İsrail’in Gazze’deki el-Ehli Baptist Hastanesine düzenlediği hücumun, “yıkıcı” ve “asla kabul edilemez” olduğunu belirtti.
Hastanedeki patlamanın Gazze içinden atılan bir roket nedeniyle olma ihtimalini reddeden Ramsden, İsrail’in daha evvel düzenlediği buna misal akınların sorumluluğunu üstlenmekten kaçındığını lakin daha sonra kabul etmek zorunda kaldığını hatırlattı.
ABD vatandaşı Filistinli gazeteci Hoş Ebu Akile’nin öldürülmesini de örnek gösteren Ramsden, İsrail’in Tatlı’nın öldürülmesi cürmünü evvel Filistinlilere attığını sonrasında itiraf etmek durumunda kaldığını söyledi.
Ramsden, “Biliyorsunuz, iç sesimiz (Hastanenin bombalanmasını) bunun İsrail tarafından gerçekleştirildiğini söylüyor. Bunu yapabilecek kapasiteye sahip olduğunu biliyoruz.” tabirlerini kullanarak, Filistinlilerin kelam konusu yıkımı gerçekleştirecek kapasiteye sahip olduğuna ise inanmadığını belirtti.
