Adil Tek, “Avrupa bu türlü sıcak hava dalgalarıyla çok sık karşılaşmıyor. Bilhassa Avrupa’nın batı kısımlarında yani Portekiz, İspanya, İtalya, İngiltere, Fransa , Almanya’ya kadar uzandı bu sistem. Lüksemburg , Hollanda ve Belçika da tekrar bu sistemin tesirinde kaldı. Bilhassa Afrika üzerinden sokulan sıcak hava dalgası buraları etkilemişti. Lakin Avrupa’da sıcak hava devam ederken bizim ülkemizde biraz daha serin hava vardı. Bu durum tam aykırısı oluyor aslında. Avrupa çok sıcaksa, bizde daha serin havalar. Ülkemize sıcak hava geldiğinde Avrupa biraz daha serinlemiş oluyor. Bu bir meteorolojik yapı. Bilhassa alçak basınç ve yüksek basınç alanlarının yerleri bu durumu belirliyor. Sıcak hava dalgasının ne tarafa gerçek transfer olacağını bize gösteriyor. Bu sıcak hava dalgası geçtiğimiz haftadan bugünlere hakikat tesirini kaybetti. Avrupa için biraz daha mevsim normallerine dönmüş durumda diyebiliriz. Önümüzdeki haftadan itibaren de, bu haftayla birlikte bizim ülkemizde sıcak hava dalgası tesirini gösteriyor.” dedi.
“GÜNEYDOĞU ANADOLU 45 DERECELERİ GÖRECEK”
Daha çok Güneydoğu Anadolu, Akdeniz ve Ege’de sıcaklık kıymetlerinin 40 derecelerin üzerine çıkacağını tabir eden Tek, “Bu sıcaklık pahaları Güneydoğu Anadolu’da 45 dereceler olacak. Antalya, Adana, Mersin etraflarında yeniden 40, 41, 42 dereceler rahatlıkla görülebilir. Ege’de bilhassa Aydın etrafı 44-45 derecelere kadar da çıkıyor. İlerleyen günlerde her gün olmasa da kimi günlerde Marmara’nın Batısında bilhassa Edirne ve Tekirdağ 40 derecelere ulaşacak pahaları görecek” biçiminde konuştu.
“YALITIMI OLMAYAN BİNALAR SICAK HAVAYI KONUTUN İÇİNE KUSACAK”
Üç büyük kent İstanbul, İzmir ve Ankara’nın da bu sıcak hava dalgasından etkileneceğini lisana getiren Tek, “Sıcaklık bedellerinde yaklaşık bir 3-4 derecelik artış gözlemlenecek. Bu sıcak hava yaklaşık 10 gün kadar sürüyor. Alışılmış beraberinde nem kıymetleri de yükseliyor. Bilhassa kıyı şeridindeki bölgelerde, İstanbul ile birlikte hava sıcaklığının yanı sıra nem kıymetleri yükseleceği için bunaltıcılık artacak. Yani hissedilen sıcaklık kıymetleri İstanbul’da 37-38 derecelere kadar çıkmış olacak. Bilhassa Kuzeyli rüzgarların olmadığı bölgelerde, daha kapalı alanlarda yani sokak ortaları diyebiliriz. Büyük kentiz… Kimi bölgelerde rüzgar sirkülasyonu çok yüksek olmuyor. Oralarda 37-38 dereceler görülecek. Yalıtım olmayan binalarda gece binalar sıcak havayı meskenin içine kusmaya başlayacak ki bu da bunaltıcılığı daha da arttırmış olacak” sözlerini kullandı.
“KARADENİZ VE MARMARA’DA KUVVETLİ YAĞIŞ, DOLU, HARİKA HÜCRE OLUŞUMU RİSKİ VAR”
Tek, “Ağustos ile birlikte Basra’dan gelen bir sistem var. Bunun tesirinden ötürü bilhassa Karadeniz’de, İstanbul ile birlikte kıyı bölgelerde nem kıymetleri çok yükseliyor. Eskiler söylerler aslında, ‘Ağustos ayı çürük ayıdır. Ağustos ayında tarhana yapılmaz. Yaparsanız bozulur’ Onun için Eylül-Ekimi beklemeniz gerekiyor. Eylül-Ekim aylarında Basra’nın tesiri azaldığından ötürü nem oranı biraz daha düşecek” dedi.
2019’un Haziran ve Temmuz aylarının mevsim normalleri ve altı kıymetlerde geçtiğini söz eden Tek, “Temmuz’da bilhassa geçtiğimiz hafta kuzeyden gelen serin havalar vardı ki, o serin havalar yüksek deniz suyu sıcaklıklarından ve nemden ötürü kuvvetli yağışlar meydana getirdi. Örneğin Trabzon Araklı’da oluşan seller, tekrar Düzce’de meydana gelen sel felaketleri, bu kuzeyden gelen serin hava ve yükselen deniz suyu sıcaklıkları münasebetiyle yaşandı. Ağustos ayında bu hafta her ne kadar sıcak görünse de, iklim modelleri sonuçlarına nazaran Ağustos’un Marmara, Kuzey Ege ve Karadeniz’de mevsim normallerini altında geçeceği görünüyor. Bu da tekrar bir sel felaketi mümkünlüğünü artırıyor. Yani kuvvetli yağışlar olma mümkünlüğünü artırıyor. Deniz suyu sıcaklıkları değerli burada. Deniz suyu sıcaklıkları Akdeniz’de 28-29 derecelere kadar çıktı. Karadeniz’de de 23-25 derece ortasında değişiyor. Bu sıcaklık bedellerinin altında gelen bir hava parseli, kuvvetli yağışları, fırtınaları, kuvvetli çekirdekleri, üstün hücre usulü yapılanmaları oluşturuyor. Kuzey’den bu türlü bir serin hava gelirse ki gözüküyor, Ağustos için Karadeniz ve Marmara’da hücre oluşumu, kuvvetli dolu yağışı oluşumu, hortum oluşumu riskleri bulunuyor” biçiminde konuştu.
İstanbul Boğazı’nda balık tutan Adil Aydın, dolu beklentisiyle ilgili olarak “İklimler artık çok değişti. Yani yazı yaz üzere, kışı kış üzere yaşamıyoruz. Geçen doludan aracımın camında hala ufak çatlaklar var. Başka araçlarımda da hasarlar oluştu. Yani büyük bir ziyan. Tedbir olarak ya kapalı otoparklara çekeceğiz ya da konutlarımızın otoparkına. Lakin yolda yakalandığımız an, bittiğimiz an. Bir tedbiri yok.ö dedi. Salih Sistemli ise, arabasını doludan nasıl koruyacağını “Arabamı halı ile falan ne varsa onunla üstünü kapatıyorum. O halde tedbir alıyoruz. Garaj olmadığı için binada, mecburen o denli yapıyorum” diyerek anlattı.
